Sayfalar

27 Aralık 2020 Pazar

KEKLİKTEPE'DEN URLA'NIN DENİZİNE ARKAS SANAT'DAN BAKMAK   (URLA/İZMİR)

Ormanın ve zeytin ağaçlarının arasından Kekliktepe'ye çıkıyoruz. Arkamızda Urla'nın lacivert denizi.. Beyaz ve modern mimarisiyle Antik Yunan Dönemi tapınaklarını andıran büyük bir yapı karşımıza çıkıyor.

18 Aralık 2020 Cuma

 SAİT FAİK'LE HAYAT, OH NE RAHAT !

Mutluluğu aramak bazen cesur adımlar gerektirir. Etiketleri bir kenara bırakabilecek miyiz ? Bizden beklenen kişi olmak yerine kendi istediğimiz kişi olmak, topluma uymayı bir erdem kabul etsek de, bazen kendi bildiğimiz hayatı yaşamak daha iyi gelmez mi ? Çoğumuz evden işe akıp giden rutin hayattan şikayetçiyiz. Oysaki şehir sadece otobüsün camından izlenen bir film değil. Bazen iki durak önce inip biraz hayata karışmayı, insanları tanımayı ve gözlemlemeyi denemeliyiz. Bunu başaranlardan biri Cumhuriyet döneminin en önemli hikayecisi kabul edilen Sait Faik Abasıyanık... Sait Faik'in yaşamından küçük kesitler belki bize biraz yol gösterebilir.
1 - Sait Faik'e göre hayat  '' Balık tutmak, kahvede oturmak, yanımda çok sevdiğim köpeğim, insan tanımak, Beyoğlu'nda bir aşağı bir yukarı dolaşmak, hikaye yazmak, velhasıl hiçbir şeye bağlanmadan avare gezmek bütün gün. İşte ben böyle bir hayattan zevk alırım, buna yaşamak derim. ''

17 Aralık 2020 Perşembe

 CERENİMİZİN BİNİCİLİK SERÜVENİ

'' Binicilik geleneksel tanımıyla; İnsan ve Hayvanın birlikte yaptığı tek spor dalı olarak ifade edilebilir. Binicilik sporu benim hayatımda zaman planlaması yapmamda, atacağım bir sonraki adımı önceden planlamamda ve pratiğin önemini kavramamda büyük bir öğretici olmuştur. Atın üzerindeyken, o anda olabilmenin önemi kimi zaman hayati bir önem taşımaktadır. At ile senkronize bir şekilde hareket etmediğinizde reflekslerinizde gereken anlarda devreye giremez ve kazalar yaşanabilir.
Tüm bu anlattıklarıma genel olarak baktığımızda bu sporun; disiplin kazandırdığı, çoğu insanın eğitimlere katılarak hayatında uygulamaya çalıştığı odaklanma veya meditasyon pratiklerini de antrenman saatleri içinde yaşattığı yadsınamaz bir gerçektir.
   Atınız ile ortak bir noktada anlaşabilmek, günlük hayatta diğer insanlarla kurduğunuz  iletişimden daha farklıdır. Konuşarak iletişim sağlayan canlılar olarak bizler, kendimizi atımıza anlatmak için öncelikle bedenimizi daha sonra da çeşitli uyarıcıları kullanırız. Bu noktada en önemli husus; acı hissi ile değil, doğru ve yerinde yönlendirmeler ile atımızı harekete geçirmektir. Tüm bu bileşenler uyum halinde olduğunda ise atımız artık bizim el ve ayaklarımız haline gelir.
Uyguladığımız yönlendirmeyi zihinsel kararlarımız da biz sağlarken vücudumuz atımızdır. ''
    Cerenim böyle ifade ediyor yıllardır içinde olan at sevgisini ve atlara olan tutkulu bağlılığını...
Bu sevgi, 2015 yılında İzmir de Ege Atlı Spor Kulübü ile tanışması,  yoğun ve disiplinli çalışmalara başlaması onu atlar ile ifadelerinde olduğu gibi farklı dünyalara götürdü. 
Ege Atlı Spor Kulübü başlangıç için iyi bir tercih oldu. Şehirden uzak ve Menderes ilçesine yakın ormanın içinde konumu ve özel eğitilmiş sağlıklı, bakımlı kulüp atları ile Ulusal ve Uluslararası tecrübeye sahip geniş eğitmen kadrosuyla her seviye binicilik ve at eğitimi veren özel bir tesis..

7 Aralık 2020 Pazartesi

İSTANBUL'A BOĞAZ'DAN BAKMAK / LOOKING AT ISTANBUL FROM THE BOSPHORUS

'' Dünyaya bir kez bakma imkanın olacaksa sadece İstanbul'dan bak '' diye ifade etmiş Alphonse de Lamartine..

'' Tüm şehirler ölümlüdür İstanbul hariç '' demiş Gyllius..

Napolyon ; '' Dünya bir tek ülke olsaydı başkenti İstanbul olurdu '' olarak ifade etmiş.

Bizanslılar ise; yüzyıllar önce İstanbul'u ikiye ayıran suya '' Dünyanın Kolyesi '' ismini vermişler. 

İstanbul'u ziyaret edenler için Boğaz gezisi mutlaka yapılması gereken bir etkinlik. Boğaz'ın güzelliklerini tarihi yapılarını denizden keşfederken, aynı zamanda deniz havası solumak müthiş bir atmosfer oluşturuyor.

İstanbul'u boğazdan seyretmek için teknenin hareketini beklerken Aydın Hatipoğlu'nun dizeleri aklımda...

''Bir vapur kalkar İstanbul'dan her yanı İstanbul olan bir vapur''

12 Kasım 2020 Perşembe

 LUCİEN ARKAS BAĞLARI GEZİSİ / LA MAHZEN RESTAURANT    (TORBALI / İZMİR)

Sonbahar genellikle hüznü ve sonları çağrıştırsa da aslında renklerin, bereketin ve ektiğini biçmenin mevsimi..
İzmir Bağ Rotasının 5 ayrı durağından biri olan Torbalı'daki Lucien Arkas Bağları'na Kasım ayının başlarında gittik.
Lucien Arkas Bağları, Ana Tanrıça kenti Metropolis topraklarında kurulu Türkiye'nin en büyük tek parsel organik bağı. Göz kamaştırıcı bağ manzarası eşliğinde birbirinden lezzetli yemekler ile unutulmaz anlar yaşadık.
Lucien Arkas Bağları, İzmir Torbalı'da 1168 dönümlük bir arazide Türkiye'nin en büyük tek parsel organik bağı olarak kurulmuş.

6 Kasım 2020 Cuma

 AİZANOİ ... KÜTAHYA'DA BİR ROMALI        (ÇAVDARHİSAR / KÜTAHYA)

24-25 Ekim 2020 tarihlerinde İkitaş Kanyonu (Eğrigöz Köyü - Emet) içinde geçirdiğimiz iki harika günden sonra İzmir'e dönüş yolunda Eğrigöz-Emet-Çavdarhisar-Gediz-Kula-Salihli-Turgutlu-İzmir rotasını seçtim. Aizanoi Antik Kenti tam da yolumuz üzerindeydi..
   Tanrıların, tanrıçaların öykülerinin kuşaktan kuşağa anlatıldığı, geçmişin buğusunun şeffaf bir hayal perdesi gibi sarıp sarmaladığı bir yer Aizanoi... Antik Frigya halklarından Aizanitislerin anayurdu, Bizans döneminde piskoposluk merkezi iken, Roma İmparatorluk döneminde de modern bir kent kimliğine kavuşmuş. Anadolu'nun en iyi korunmuş Zeus Tapınağı'nı barındıran Aizanoi, Kütahya'nın Çavdarhisar İlçesinde, ziyaretçilerine taşların sırrını fısıldamak için bekliyor..
En parlak dönemini 2. ve 3. yüzyılda yaşayan Aizanoi'nin, Bizans döneminde piskoposluk merkezi olmak ve Anadolu'nun en iyi korunmuş Zeus Tapınağı'nı barındırmak gibi bir tarihi değeri var. Ayrıca büyük bir tiyatro ile buna bitişik stadyum, biri mozaikli olmak üzere iki hamam ve gymnasium, Kocaçay Nehri üzerinde iki adedi halen kullanılır durumda olan beş köprü ile antik bir baraj, borsa, sütunlu caddeler, nekropol alanları da bu tarihi değere, arkeolojik değer katıyor.

5 Kasım 2020 Perşembe

 KONT DRAKULA'NIN İZLERİNİ EĞRİGÖZ KALESİ'NDE ARADIK ..    (EMET / KÜTAHYA)

Kazıklı Voyvoda 15.yy da yaşayan, hayatı İrlandalı yazar Brom Stoker'in '' Drakula '' adlı ünlü vampir romanına esin kaynağı olan Eflak (bugünkü Romanya) prensi 3.Vlad, 1456-1462 yılları arasında hükümdarlık yaptı. Transilvanya  Prensi olarak Rumen tarihinde '' Ulusal Kahraman '' olarak görülen 3.Vlad, cezalandırmak istediği kişileri kazığa oturttuğu için Türkler tarafından '' Kazıklı Voyvoda '' olarak tanınıyor. 1461 yılında Osmanlı'lara karşı isyan başlatan 3.Vlad'ın ordusu, Osmanlı Padişahı Fatih Sultan Mehmet'in 1462'de yaptığı seferde yenildi. 3.Vlad, kaçmak istemesine rağmen yakalanarak esir edildi.
Prens 3.Vlad Tapeş, bilinen adıyla Kont Drakula, bir diğer ünvanı ile Kazıklı Voyvoda'nın, Osmanlı İmparatorluğu tarafından Emet İlçesi'nin Eğrigöz Köyü'nde bulunan Eğrigöz Kalesi'nde üç yıl esir tutulduğu rivayet ediliyor..
24-25 Ekim 2020 günlerinde İkitaş Kanyonu içinde geçirdiğimiz 2 çok güzel günün sonlarında kamp yaptığımız alanın hemen üstünde tüm görkemi ile duran Eğrigöz Kalesinde biz de Kont Drakula'nın izlerini aradık..

29 Ekim 2020 Perşembe

 SAİT FAİK'İN PARİS'TEKİ BİLİNMEYEN BEŞ GÜNÜ

Yazar ve gazeteci Naim Tirali'nin 1975 yılında Milliyet Sanat Dergisi'nde yayımlanan ve Sait Faik'in Paris'te geçirdiği beş günü anlatan yazısı..

1951 yılında '' tedavi '' amacıyla Paris'e giden Sait Faik burada ancak beş gün kalarak İstanbul'a dönmüştü ama, bu kısa yolculuğunun bir '' hikaye '' olmadığına kimse inanmak istememişti. Sait Faik'in yakın arkadaşı Naim Tirali, büyük hikayecimizin 21. ölüm yıldönümünde bu olaya ilişkin anılarını anlatıyor.

26 Ekim 2020 Pazartesi

İKİTAŞ KANYONU İÇİNDE 2 GÜN     (EĞRİGÖZ / EMET / KÜTAHYA)

Nehir akıntılarının değişmesi ve suyun devasa kayaları aşındırması ile yüzyıllar süren doğal bir oluşumun sonucu olan 7 km uzunluğundaki İkitaş Kanyonu; kamp kurmak, yürüyüş - kaya tırmanışı yapmak ve fotoğraf çekmek isteyenler için olağanüstü imkanlar sunuyor. 24-25 Ekim 2020 tarihlerinde iki gün süre ile İkitaş Kanyonu'nun içinde bulunduk.
Kütahya İli'nin Emet İlçesi'ne bağlı bir merkez durumundaki Eğrigöz Köyü; Eğrigöz Dağları'nın arasındaki dar ve yüksek bir kanyona hakim, yalçın kayalıklardan oluşan tepeyi, batı tarafındaki tepeye bağlayan eyer biçimindeki bir yükseltinin üzerinde yer alıyor. Kanyonun içinden geçen Eğrigöz Çayı , ileride Emet Çayı ile birleşiyor.
Kanyon; Eğrigöz Köyü ve Kalesinin altından başlayarak Dereli Kaplıcalarına kadar 7 km uzunluğunda devam ediyor. Görülmeye değer bir doğa harikası olan , kuş seslerinin su sesine karıştığı İkitaş Kanyonu'nda doğanın sunduğu tüm güzelliklerin keyfini çıkararak benzersiz bir deneyim yaşadık.
İkitaş Kanyonu'na; İzmir - Salihli - Kula - Gediz - Eski Gediz - Hisarcık - Emet yolundan ulaştık. Eğrigöz Köyü, Emet İlçesi'ne 15 km uzaklıkta bulunuyor.

17 Eylül 2020 Perşembe

 OD URLA / URLA'NIN LEZZETLERİNE YOLCULUK     (URLA / İZMİR)

Od Urla, son günlerde ismini çok duyduğumuz özel bir lezzet durağı. Biz de öğle yemeği yemek için Od Urla'nın yolunu tuttuk. Yol boyunca gördüğümüz üzüm bağları ve zeytin ağaçları bu deneyimde alacağımız tatların habercisi gibiydi.. OD, eski Türkçe'de ateş anlamına geliyor. OD Urla, ismini ve ilhamını ateşe borçlu. 

30 Ağustos 2020 Pazar

'' BİR YAŞAM YOLCULUĞU '' / BİR BAŞUCU KİTABI     (EĞİRDİR / ISPARTA)
2008 yılı yazında yine Eğirdir'deyiz. Eğirdir çarşısında yürürken bir kitapçının camındaki afişte eski Eğirdir görüntüsü ve '' Bir Yaşam Yolculuğu '' yazısı dikkatimi çekti. Kitapçıya girdim, afiş ile ilgili bilgi almak istediğimi söyledim. Afişteki görüntünün bir kitap kapağı olduğunu, yazarının yıllarca Eğirdir'de öğretmenlik yapmış saygın, sevilen bir kişi olduğunu anlattılar. 
Hemen bir kitap satın aldık. Elimizden düşüremediğimiz bu kitabı adeta soluksuz okuduk. Sonrasında bir kaç defa daha okudum. '' Bir Yaşam Yolculuğu '' kitabı benim başucu kitaplarımdan oldu..
   Kitabın yazarı, Recep Bozkurt. Yıllarını ve yüreğini bu ülkenin çocuklarının yetişmesine adamış bir eğitimci. Bir bilge insan..
   1968 yılında askerlik görevi için geldiğinde Eğirdir'le tanışır. 1969 yılında Öğretmen olarak tayini yine Eğirdir'e çıkar. Ve '' Bir Yaşam Yolculuğu '' başlar..
Akpınar Köyü'nde başlayan Öğretmenlik günleri, Pazarköy yılları, Yeşilada'ya atanma ve Yeşilada yılları, 1978 yılında Isparta Eğitim Enstitüsü'nü bitirme ve Akpınar Köyü öğretmenliği ile başlayan öğretmenlik serüveni Ağustos 1982 de Eğirdir Lisesi Müdürlüğü ile daha bir anlam kazanıyor.
Eğirdir doğasına tutkusu, öğrencileriyle ve Eğirdirliler ile olan güzel ilişkiler, çalışma azmi, sosyal yaşama katkıları, çok sevdiği Eğirdir ve öğrencileri için yaşadığı zorluklarla mücadele ve yılmadan çalışma... 
   Anlatmak yeterli değil. '' Bir Yaşam Yolculuğu '' kitabını alın okuyun...
   Recep Bozkurt Öğretmenin kitabını okuduktan sonra her Eğirdir'e gidişimde çok sevdiğim bu ilçeye daha farklı bir göz ile bakmaya başladım. 
Bir projemde ilerleyen günlerde; '' Bir Yaşam Yolculuğu Kitabının izinde Eğirdir '' gezileri ile baştan sona kitabın izinden gitmek.
Samimi, akıcı bir yazımla kaleme alınmış kitap okuyucuyu Eğirdir geçmişinde unutulmaz bir yolculuğa çıkarıyor. Her satırı anlamlı..
Kitaptan etkileyici anlatımla dolu satırlardan örneklerle devam etmek istiyorum..
'' BUZATI '' EĞİRDİR'İN ESKİ KIŞLARINDAN KALAN EĞLENCE..     (EĞİRDİR / ISPARTA)

'' BUZATI '' ENTERTAINMENT FROM THE OLD WINTER OF EĞİRDİR .. (EĞİRDİR / ISPARTA)
'' Gölün pırıltılı yüzeyi ayna gibi önümüzdeydi. Sağdaki yalçın dağdan fırlayan kaya çıkıntısı gölün suyuna dalıyor, küçük şehrin süslü evleri bu kaya parçasını kaplıyor ve suları, kuleleri ve yıkıntılarıyla Alaaddin Kalesi, kayanın tepesini taçlandırıyordu. Daha uzakta, gölün yüzeyinde o iki ada görünüyordu. Küçük olanı sık ormanlarla örtülüydü ve diğerinin üzerindeki iç içe geçmiş Rum evlerinin damlarının arasından Türk camiinin yüksek minaresi fırlıyordu. Birkaç beyaz yelken, bütün Küçükasya'da bir benzeri olmayan ve şimdiye kadar pek bilinmeyen bu harika manzaraya can katıyordu...''

20 Ağustos 2020 Perşembe

TÜRKİYE'NİN MİLLİ PARKLARI BİLİNÇLİ ZİYARETÇİLERİNİ BEKLİYOR.
TURKEY'S NATIONAL PARKS ARE WAITING CONSCIOUS VISITORS
Türkiye'nin eşsiz mirasları olan milli parklar; nadir ekosistemleri, jeolojik yapıları, doğal yaşlı ormanları, nadir bitki ve hayvan türleri, zengin kuş türleri bilinçli doğaseverleri bekliyor.
   Milli Park fikri dünyada ilk olarak ABD'de 1869 yılında ortaya atılıyor. Türkiye'de milli park terimi 1940'lı yılların sonlarına doğru kullanılmaya başlandı ve ilk olarak Yozgat Çamlığı Milli Parkı kuruldu.
Uluslararası Doğayı ve Doğal Kaynakları Koruma Birliği (IUCN) Milli Parkları şöyle tanımlıyor: '' Bilimsel ve estetik yönden olağanüstü biyolojik (bitki örtüsü ve yaban hayatı), ekolojik, jeolojik, coğrafi ve benzeri doğal yapısı ve arkeolojik, etnografik, antropolojik, mitolojik, tarih ve benzeri kültürel özellikler ve güzelliklerden bir veya birkaçına sahip; bilimsel, eğitsel, estetik, sportif, eğlence ve dinlenme bakımlarından ulusal ve uluslararası düzeyde öneme sahip en az 1000 hektar genişliğinde, kara ve su alanlarıdır. ''
Tanımda sözü edilen değerler dikkate alındığında Türkiye'nin çok zengin bir coğrafyaya sahip olduğu görülmektedir.
   Doğa yürüyüşleri ve kamplı faaliyetlerimi Milli Parklar içinde yapmak çok keyifli..
Türkiye'de Ağustos 2020 yılında 44 Milli Parkımız bulunuyor. Görüntüleri dahi ilk anda bizi heyecanlandırıyor ve kendilerine çekiyor..
Milli Parklarımızı kısaca tanıyalım.

29 Temmuz 2020 Çarşamba

ŞEHİR KEBAP SALONU - RÜŞTÜ'NÜN YERİ / AYDIN
Aydın benim için özel kentlerdendir. 2003-2010 yılları arasında Aydın'da görev yaptım. Coğrafyasına, insanlarına, kültürüne ayrı bir hayranlık duyarım. Aydın, gidilesi ve kalınası bir şehirdir.
Aydın'da çalışmaya başladığım günlerde Aydınlı bir arkadaşıma Aydın'a özel, yerlilerinin tercih ettiği sembol lezzetleri ve lezzet mekanlarını sorduğumda Rüştü'nün Yeri - Şehir Kebap Salonunu en başta tavsiye etmişti.
   Yaklaşık 60 yıllık bir mekan olan Şehir Kebap Salonu, yani diğer adıyla Rüştü'nün Yeri, Aydın'da Aydın Ticaret Odası Binasının altında yer alan , güzel ve ve nezih bir restorant.
Değişik kebap çeşitlerinin bulunduğu menüde kullandıkları ürünler yörede yetişen doğal ürünler.

11 Temmuz 2020 Cumartesi

MİSYA YÜRÜYÜŞ YOLU ROTASINDAN BALLIPINAR - KİRAZLI MANASTIRI - DÜZLER YÜRÜYÜŞÜ 25-26/06/2020     (ERDEK-BALIKESİR)
İki hafta önce aynı bölgedeydim ve Kapıdağ Yarımadası'nın Kuzeyinden güneyine uzun bir rotada yürümüştüm. Bu defa daha farklı rotadan başlayarak aynı yürüyüşü yapmayı planladım.Ballıpınar- Şahinburgaz karayolundan yaklaşık 1.5 km devam edince Misya Yürüyüş Yolu (Ballıpınar- Kirazlı Manastırı) tabelasını gördüm.
Bu defa mavi ile işaretlediğim rotadan Ballıpınar Köyü üzerinden Kirazlı Manastırı'na ulaşacağım. Rota uzunluğu 9.4 km.

5 Temmuz 2020 Pazar

TÜRK EDEBİYATI KLASİKLERİ İŞ BANKASI YAYINLARI İLE GÜN YÜZÜNE ÇIKIYOR..
İş Bankası Kültür Yayınlarının, Türk Edebiyatları klasikleri serisi yeni yayınlarla zenginleşmeye devam ediyor.
Türk Edebiyatı Klasiklerinin başyapıtları başucu kitapları olarak kütüphanemizde çok özel bir yerde..
05.07.2020 günü itibariyle her biri çok değerli 42 Türk Edebiyatı klasiği kitap yayınlanmış durumda.

22 Haziran 2020 Pazartesi

DÜZLER'DEN SELVİLER BELDESİ EDİNCİK'E YÜRÜYÜŞ    07.06.2020
'' Anadolu'da bir köy mezarlığına gömün beni. ''
'' Tepemde bir de çınar olursa taş maşta istemez hani.. ''
diye vasiyet etmiş Nazım Hikmet.
Bu yürüyüşte çok şeyler öğrendim ancak beni etkileyen görüntülerden biri de; Kapıdağ Yarımada'sına bakan, selvilerin gölgesinde, aşağısında zeytin ağaçları ve alabildiğine uzanan Erdek maviliğini gören bu tarihi mezar taşları oldu..
Nazım Hikmet'in vasiyetindeki yere ne kadar da benziyor..
   Bu görüntü Edincik yakınlarından. Bandırma-Erdek yolunda ya da Bursa-Çanakkale yolunda tabelasını gördüğüm bu beldeye bir hafta sonu yürüyerek gitmeye karar verdim.
   Edincik adeta keşfi yapılmamış bir yeşil Cennet. Evliya Çelebi'nin ifadesiyle '' İnsanın yüzüne sabah rüzgarı üfleyen '' Edincik; çeşmeleri, mezarlıkları, camileri, hamam, tarihi ev ve çınarlarıyla tarihi içerisinde bulunduran bir belde..
Yürüyüşe BAGFAŞ önünden başladım. Erdek yolu üzerinde önce Düzler'e geldim.Burada Hadrian Tapınağını gezdim. Sonra Düzler sahilinden zeytin ağaçları arasından Edincik'e çıktım.Edincik içinde uzun zaman geçirdim ve Bursa-Çanakkale ana yoluna çıkarak Bandırma'ya yürüyerek geziyi bitirdim.Bu etap 34.6 km sürdü.

21 Haziran 2020 Pazar

UZAY YOLU (STAR TREK) ÇİZGİ ROMAN TADINDA
(BÜYÜ GEZEGENİ   1973)
Bizim kuşağımız için fenomen ve hatıralardan silinmeyen bir dizi...
Uzay Yolu (Star Trek) ilk kez ABD'de 8 Eylül 1966 günü NBC televizyonunda yayınlandı.Dizi William Shatner tarafından oynanan Kaptan Kirk'ün kumandasındaki Atılgan Yıldız Gemisi'nin mürettabatını ve onların '' daha önce hiç kimsenin gitmediği yerlere cesurca gitmek '' olan 5 yıllık görevinin hikayelerini anlatmaktadır.Sadece 3 sezon sonunda dizi yayından kaldırıldı ve son bölüm 3 Haziran 1969'da gösterildi.Tekrarlarının gösterimiyle Dünya'da bir kültürel fenomen haline geldi.
   1973 yılında çizgi roman olarak yayınlanan ' Büyü Gezegeni ' bölümü ile bizler geçmişin o güzel hatıralara dönelim...
Yeni nesil de ' Daha önce hiç kimsenin gitmediği yerlere cesurca gitmek ' ilkesini konu olan farklı hikayelerle tanışır umarım...


KAPIDAĞ'IN İÇLERİNDE... BALLIPINAR - BALLIPINAR ŞELALESİ - KİRAZLI MANASTIRI - DÜZLER ROTASI YÜRÜYÜŞÜ     13-14/06/2020   (ERDEK / BALIKESİR)
Bir zamanlar ada olan Kapıdağı, yerin ve denizin hareketleri Belkıs (Berzah) Tombolosu ile Anadolu'ya bağladı. Şimdi Kapıdağ, Marmara Denizi'ne uzanan bir yarımada.
Balıkesir -  Erdek'e bağlı Kapıdağ Yarımadası birbirinden güzel koyları, ormanları, geniş zeytinlikleri, tarihi değerleri, farklı kültürleriyle bütün zamanların gözdesi..
Kapıdağ'ın içlerine uzanacak iki günlük bir yürüyüş rotası planladım.

8 Mayıs 2020 Cuma

GÖLCÜK GÖLÜ' NDE HUZUR , BOZDAĞ'IN YANINDAKİ GÜZELLİK   (ÖDEMİŞ/İZMİR)
Cerenimizin uzun süredir istediği bitkileri Bayındır'dan almak için yola çıktık. Bayındır'a gelince buraya 50 km uzaklıkta olan ve yıllardır gidemediğimiz Gölcük Yaylası'na ve Gölcük Gölü'ne çıkıp İlkbahar'ın huzurunu Bozdağ'ın yanıbaşında yaşama planını yapmıştık bile..  

7 Mayıs 2020 Perşembe

THE BRIDGES OF MADISON COUNTY / '' YASAK İLİŞKİ FİLMİ ''
Gitmek ya da kalmak kararının kapı kolunun açılıp açılmamasına bağlı olduğu ve o kısa anların etkileri iz bırakan sahne..
Filmin sonlarına doğru olan bu sahnede Clint Eastwold'un yağmur altındaki görüntüsü ve bakışları..
   Benim için en iyi beş film arasında olan '' The Bridges Of Madison County ''   '' Yasak İlişki '' filminin sonlarındaki bu görüntüler unutulmaz..

3 Mayıs 2020 Pazar

BİSİKLETLİ GÜNLERE DOĞRU
Coronovirüs nedeniyle evde kaldığımız bu günlerde; doğa yürüyüşleri,dağ buluşmaları ve bisiklet aktiviteleri yapamıyorum. Ama, kitaplığımızdaki okuyamadığım kitapları okumak çok keyif veriyor.
Özellikle, Türk Edebiyatı Klasikleri ve Doğa Sporları ile Gezi Kitapları bu günleri anlamlı değerlendirmeye çok yardımcı oluyorlar.
İleride planladığım yürüyüşlerin teorik olarak çalışmalarını yapabiliyorum, bir anlamda alt yapısını da oluşturuyorum.
Sonbahar da bisiklete özel bir önem vermek, grup aktivitelerine katılmak istiyorum. Ve yine uzun zamandır yeni bir bisiklet almak için araştırmalar yapıyorum. 1999 yılından bu yana yanımda olan Bianchi MTB bisikletim ile veda zamanı geliyor artık.

TİRİLYE MUHALLEBİCİSİ    ( MUDANYA / BURSA)
Mudanya ile tanışmamız, bu yıl Ocak ayında Karacabey'den Bursa'ya giderken oldu.Karacabey'den sonra yolda Tirilye tabelasına bu defa sadece bakmadık ve hemen alternatif rota oluşturduk. Tirilye, tarihi çok eskilere dayanan mavi ile yeşilin bütünleştiği adeta masalsı bir yer.
Sadece bir saatlik keşif turundan sonra sahilden devam eden müthiş manzaralı bir yoldan Mudanya'ya devam ettik. Bu 10 km lik yol sunduğu görüntüler ile bizi etkiledi. 
Bursa'da belli bir saatte olma zorunluluğu nedeniyle Mudanya'da da Tirilye deki kadar bir zaman geçirdik. Deniz otobüsü iskelesinden Mütareke Evi'ne kadar sahilden yürüdük. Mudanya'da korunmuş tarihi değerleri, Güney Marmara'daki eşsiz konumu ile bizi etkilemeyi başardı.
Hem Tirilye hemde  Mudanya'ya daha uzun ve iyi bir gezi plan dahilinde..
Mudanya'da hemen deniz otobüsü iskelesinin yanında olan Tirilye Muhallebicisinin muhallebi lezzeti ile bir mola verdik.
Tirilye Muhallebicisi'ndeki bu kısa dinlenme anında tattığımız lezzetler Mudanya gezilerimizde listeye girmesine neden oldu bile..

29 Nisan 2020 Çarşamba

DAĞCILIK TEMEL EĞİTİMİ  /  MOUNTAINEERING BASIC EDUCATION
Dağcılık çoğu kimse tarafından bir hobi olarak görülür, dağcılık hobi olmanın ötesinde; yürüyüşçülük, kampçılık, tırmanıcılık, araştırma, coğrafya, meteoroloji, insan davranış ve ilişkileri gibi bilgileri içeren komple bir kitle sporudur.
   Dağcılık ilk olarak Orta Avrupa'daki Alp Dağları'nda başlamıştır. Bu nedenle bütün Dünya'da uluslararası bir terim olan '' Alpinizm '' olarak bilinir ve bu sporu yapanlara da '' Alpinist '' denir.
M.Ö.1000 yıllarında Orta Asya'dan Orta Avrupa'ya göç eden Kelt Kavmi, Ren Nehri kıyılarına yerleşir. İklimin çok soğuk ve yağışlı olması nedeni ile daha ılıman iklimi olan güney bölgelerine geçebilmek için defalarca yüksekliği 3-4 bin metreyi aşan dağları geçmeye çalışırlar ancak her defasında kar,buz,soğuk,taş ve çığ düşmeleri, toprak kaymaları onların bu göçlerine engel olur. Sonunda oralarda insan ve doğa üstü varlıkların olduğunu düşünürler ve kendi dillerinde korkunç ve ulu anlamına gelen '' Alp '' adını bu dağlara verirler.

24 Nisan 2020 Cuma

TWIN PEAKS SERIES / TWIN PEAKS (İKİZ TEPELER) DİZİSİ
1990 yılların sonlarında tek kanallı televizyon dönemleri. Tek özel kanal yayına başlıyor.O dönemde bize farklı gelen yayınlar,diziler,filmler yaşamımıza girmeye başladı.
Sanıyorum bir Cuma gecesi geç saatlerde televizyon başındayım, yeni bir dizi başladı. Önce dizinin müziği dikkatimi çekti. Sonra soluksuz seyrettiğim bir diziyle karşılaştım.
Twin Peaks (İkiz Tepeler) dizisi her hafta yeni bölümünü beklediğim bir alışkanlık haline geldi.

Single-channel television periods in the late 1990s. The only private channel begins broadcasting. In that period, the broadcasts, series and movies that came to us differently began to enter our lives.
I think I'm on TV late Friday night, a new series has begun. The music of the series first caught my attention. Then I came across a series that I watched breathlessly.
The Twin Peaks series has become a habit of expecting its new episode every week.
Dizi de Twin Peaks kasabası; Kanada sınırının 5 mil güneyinde, eyalet sınırınında 12 mil batısında yer alıyor. Nüfusu 51201 kişi..
Suç ve cinayet gibi olayların pek yaşanmadığı sakin bir kasabadır.
   Leland ve Sarah Palmer'in tek kızları Laura, bir cinayete kurban gider. Ailesinin biricik kızı olan Laura, göründüğü kadar masum değildir. Bir yandan kasabanın sevilen yüzlerinden biriyken, diğer taraftan da karanlık bir tarafı vardır.

The series also includes the town of Twin Peaks; It is located 5 miles south of the Canadian border, 12 miles west of the state border. The population is 51201.
It is a quiet town where incidents such as crime and murder are not experienced.
    Laura, the only daughter of Leland and Sarah Palmer, falls victim to a murder. Laura, the only daughter of her family, is not as innocent as it seems. While it is one of the popular faces of the town, it also has a dark side.

22 Nisan 2020 Çarşamba

NOIR KITCHEN / CAFE      (BANDIRMA-BALIKESİR)
'' Şairlerin, sanatçıların en sevdiği zamandır gece, çünkü o örten ve saklayandır.
Gündüz ise açığa çıkaran. Gece dünyadan koptuğumuz ve kendimizle baş başa kaldığımız zamandır.
İşte siyah gecenin rengidir ve o yüzden en asilidir de... Noir'de dünyayla bir süre bağlantınızı koparacak, belki kendinizle, belki sevdiklerinizle güzel vakit geçirip, güzel lezzetler tadabileceğiniz bir atmosfer yaratmak istedik. Umarız Noir'i yaratma sürecinde yaşadığımız heyecanları siz de burada geçirdiğiniz zamanda deneyimlersiniz.
Siyahın zarafetinde, siyahın asaletinde buluşma dileğiyle... ''
diye anlatmışlar Noir'i, Noir'in sahipleri..

1 Mart 2020 Pazar

BİR ZAMANLAR '' HAYAT DERGİ'MİZ '' VARDI...
Türkiye'nin ilk magazin dergisi olan Hayat Mecmuası'nı gazetecilerde gören son neslin içindeyim..
1956'dan 1980'lerin sonlarına kadar İstanbul'da yayınlanan haftalık haber - aktüalite dergisi olan Hayat, dönemin bir çok yıldızının da sinemaya dahil olmasında öncü olmuştur.
TEK BAŞINA DOĞA YÜRÜYÜŞÜ - SOLO YÜRÜYÜŞ
(HIKING ALONE - SOLO WALKING)
Doğanın kendine özgü kokusu ve her coğrafyanın birbirinden farklı görüntüleri yaşamı hatırlatır.
Kalabalık şehir yaşamı ve modern zamanın getirdiği artan zorluklar ve stres bizleri doğadan koparıyor.
Bir çok insan, şehirlerdeki parklar veya yakınlarındaki küçük yeşil alanlarda dar zamanlar geçirerek doğaya yakın olma isteğindeler.
Arkadaşlarım veya yakınlarım ile gerçek doğada olmak ve aktiviteler yapmak benim en büyük tutkularımdan ve vazgeçilmezlerimden..
Bu aktiviteler için sınırlı zamanlar, çalışıyorsanız sınırlı izinler, aktivitenin kendisi ve zorlukları çoğu zaman bir grupla ya da partner ile doğada olmayı zorlaştırabiliyor.
Bazı zamanlar doğada solo yürüyüşler yapıyorum, yapmak zorunda kalıyorum.
Bir dağda, ormanda, göl çevresinde, nehir kıyısında değişik mevsimlerde tek başıma yaptığım bu yürüyüşlerde çok keyif alıyorum. Doğada tek başıma olduğumda çevreyle çok yoğun bir şekilde etkileşim içinde olduğumu düşünüyorum ve hissediyorum..

13 Şubat 2020 Perşembe

MERYEM ANA EVİ, YEDİ UYUYANLAR (SELÇUK /İZMİR)
KUŞADASI (AYDIN) - BİR KIŞ GEZİSİ
THE HOUSE OF THE VIRGIN MARY, SEVEN SLEEPERS (SELÇUK/İZMİR) TURKEY
Bir Pazar günü ve Şubat ayı olmasına rağmen biraz soğuk,açık ama ve güzel bir hava..
Gezi planımıza, İzmir'e çok yakın olan Selçuk İlçesi sınırları içinde bulunan ve yine yakınlarından defalarca geçtiğimiz halde görmeyi hep ertelediğimiz Meryem Ana Evi ve Yedi Uyuyanlar'ı aldık.
Sonrasında uzun zamandır gitmediğimiz Kuşadası ve Yılmaz'ın Yeri gibi özel bir lezzet durağında özlediğimiz lezzetleri hatırladıktan sonra tekrar İzmir'e dönüş..

16 Ocak 2020 Perşembe

MOYMUL... MOYMUL'LU OLMAK... FEDERE DEVLET MOYMUL...
MOYMULLU OLMANIN SİMGESİ MOYMUL SPOR
Moymul, Moymul'lu olmak, Federe Devlet Moymul, Moymullu olmanın simgesi Moymul Spor...
Moymul'dan uzaklarda olan bir Moymul'lu olarak anlatmaya çalışacağım bu çok özel yeri ve kültürünü...
Başka bir yazı olacak..   1953 yılına gidelim..
   Halk evlerinin kültür faaliyetleri ve sporda öncü olduğu 1940'lı yıllarda Moymullu gençlerin çoğu Tavşanlı Gençlikspor'da top koşturuyorlarmış. Bir gün maçlardan birinde, topun dışarı çıkmasından sonra taç atışı kullanılacakmış. Moymullu sporculardan biri atışı geciktirince, takım arkadaşlarından biri, onun Moymullu olmasını da içine katarak küfür etmeye başlamış. Tabii takım arkadaşı böyle bir davranış içine girince, tribündeki taraftarlar da galeyana gelmiş ve toplu halde küfür etmeye başlamışlar.
Bunu içine sindiremeyen oyuncu ve yine aynı takımda yer alan diğer iki Moymullu arkadaşı,
'' Madem öyle, biz de  kendi kulübümüzü kurarız '' diyerek çalışmalara başlamışlar.
Bu karar, mahalle gençleri tarafından da heyecanla karşılanmış.
O zamanların muhtarlık binasını kulüp lokali olarak kullanmaya karar veren mahalleli, kovalarla harç ve çamur taşıyarak kendi elleriyle binayı baştan aşağı yenilemiş..