Sayfalar

6 Kasım 2020 Cuma

 AİZANOİ ... KÜTAHYA'DA BİR ROMALI        (ÇAVDARHİSAR / KÜTAHYA)

24-25 Ekim 2020 tarihlerinde İkitaş Kanyonu (Eğrigöz Köyü - Emet) içinde geçirdiğimiz iki harika günden sonra İzmir'e dönüş yolunda Eğrigöz-Emet-Çavdarhisar-Gediz-Kula-Salihli-Turgutlu-İzmir rotasını seçtim. Aizanoi Antik Kenti tam da yolumuz üzerindeydi..
   Tanrıların, tanrıçaların öykülerinin kuşaktan kuşağa anlatıldığı, geçmişin buğusunun şeffaf bir hayal perdesi gibi sarıp sarmaladığı bir yer Aizanoi... Antik Frigya halklarından Aizanitislerin anayurdu, Bizans döneminde piskoposluk merkezi iken, Roma İmparatorluk döneminde de modern bir kent kimliğine kavuşmuş. Anadolu'nun en iyi korunmuş Zeus Tapınağı'nı barındıran Aizanoi, Kütahya'nın Çavdarhisar İlçesinde, ziyaretçilerine taşların sırrını fısıldamak için bekliyor..
En parlak dönemini 2. ve 3. yüzyılda yaşayan Aizanoi'nin, Bizans döneminde piskoposluk merkezi olmak ve Anadolu'nun en iyi korunmuş Zeus Tapınağı'nı barındırmak gibi bir tarihi değeri var. Ayrıca büyük bir tiyatro ile buna bitişik stadyum, biri mozaikli olmak üzere iki hamam ve gymnasium, Kocaçay Nehri üzerinde iki adedi halen kullanılır durumda olan beş köprü ile antik bir baraj, borsa, sütunlu caddeler, nekropol alanları da bu tarihi değere, arkeolojik değer katıyor.
Aizanoi, İç Batı Anadolu bölgesinde ve Kütahya İlinin 48 km güney batısında, Çavdarhisar İlçesinde, Örencik Ovasında ve denizden yüksekliği yaklaşık 1000 m olan yüksek bir platoda yer alıyor.
   Değişik yıllarda Aizanoi antik kenti girişinin önünden geçtim, kısa gezilerimde oldu. Ancak bu defa Aizanoi'yi zaman sınırsız gezmek istiyorum. Müzeler Müdürlüğü çok güzel düzenlemeler yapmış, güvenlik, bilgilendirmeler, yapılan fiziki yapılarla diğer Antik kentlerde göremediğimiz yenilikleri gördük.
   Girişte görkemli Tapınak yapısı hemen dikkatimizi çekiyor. Öyle bir yapı ki benzerlerinden farklı bir çok özelliği var..
Öncelikle tapınak, Anadolu'daki antik çağ yapıları arasında ilk şeklini koruyarak günümüze ulaşmış nadir örneklerden.
Yapımına M.S. 92 yılında Roma İmparatoru Domitianus Dönemi'nde başlanmış ve İmparator Hadrianus (M.S. 117-138) Dönemi'nde devam edilmiş. Tapınak pronaos, naos, opistodomos ve tapınağın alt kısmında tonozlu bir bölümden oluşuyor. Mermerden yapılmış pscudodipteros biçimli tapınağın kısa yanlarında 8 İon sütunu, uzun yanlarında 15 İon sütunu bulunuyor. Yapının oturduğu podyum ölçüleri 53 * 35 metre.
Günümüze kadar bozulmadan gelen kadın heykeli, tapınağın, baş tanrı Zeus'a adandığına işaret ediyor.

Aizanoi kentinin efsanevi kurucusu olarak Zeus'un kızlarından Su Perisi Erato ile Arkadia kralı Arkas'ın oğlu Azan gösterilmektedir.
Yapılan kazı çalışmaları sonunda kentin M.Ö. 3000 yıllarına ait yerleşme tabakaları ortaya çıkarılmış. Hellenistik dönemde bölge değişimli olarak Pergamon ve Bithynia'ya bağlı iken, M.Ö. 133'te Roma egemenliğine girmiş. M.Ö. 2. yüzyılın birinci yarısından itibaren Aizanoi üzerinde '' EPIKTHTEIS '' yazan ilk sikkeleri ile karşılaşılmaktadır.

Roma İmparatorluğu döneminde tahıl ekimi, şarap ve yün üretimi sayesinde zenginleşmiş ve ünü bölge sınırlarını aşmış olan kentte kesin kentleşme bulgularına ancak Erken Roma İmparatorluk Dönemi'nde rastlanılmaktadır. Bu dönemde büyük kamu binaları ile kentsel altyapı oluşumu gerçekleşmiş. Erken Bizans Dönemi'nde Piskoposluk merkezi iken, M.S. 7. yüzyıldan itibaren önemini yitirmiş, tapınak düzlüğü savunma duvarlarıyla çevrilerek Ortaçağ'da bir kale haline getirilmiş..

Selçuklu Emirlikleri'nin tüm Anadolu'ya egemen oldukları 13. yüzyılda Çavdarlar'ın merkezi durumuna gelir. 1381 yılında Aizanoi'un bulunduğu alan, Germiyanoğulları'ndan Osmanlı Devleti'nin denetimine geçer. Kentte bugün var olan kalıntıların çoğu Roma özellikle M.S. 1-3 yüzyıl ile Bizans dönemlerine aittir. Aizanoi antik kenti 2012 yılında UNESCO Dünya Miras Geçici Listesine girmiş..

Aizanoi kentinin ne kadar büyük olduğu, onu çevreleyen nekropollerin büyüklüğünden anlaşılıyor. Çavdarhisar ne kadar küçük bir köy gibi görünse de, aslında Aizanoi çok büyük ve görkemli bir kentmiş zamanında; köprüler, Zeus Tapınağı, agora,heroon, dor düzenli sütunlu avlu, hamam ve yuvarlak yapının kalıntıları, stadion ve tiyatro, sütunlu cadde, kent kapısı, nekropoller, Meter Steunene kutsal alanı... Ne ararsanız var.
Tapınağın altında tonoz ile örtülü bir mekan var. Buraya merdivenler ile indik. Çok güzel düzenlenmiş, klasik müzik eşliğinde gezmekten keyif aldığımız özel bir yere geldik. Yapı bu planı ile Anadolu'da çok yaygın kullanımı olmayan bir plan özelliği gösteriyor.
Bu bölüm, Anadolu'daki Roma mimarlık sanatında eşine az rastlanan bir örnek..
Roma İmparatorluk döneminde buraya blok taşlardan yapılmış yuvarlak iki kurban çukuru eklenmiş. Işık huzmelerinin dansıyla son derece romantik ve serin olan bu mahzenimsi alan, Tanrıça Meter Steunene'nin kült odası imiş..
Tapınağın yazıtlarının ve kesme taşlarının üzerinde, Geç dönemlere ait savaş sahnelerini, günlük hayata dair sahneleri gösteren çizimler var. Erken Bronz Çağı II' ye (ETÇ II M.Ö. 2800-2500) tarihlendirilen seramik parçaları bulunmuş.

Aizanoi, 1824 yılında Avrupalı gezginlerce yeniden keşfedilmiş ve 1830-40'lı yıllarda incelenerek tanımlanmış. 1926'da M. Schede ve D. Krecker başkanlığında Alman Arkeoloji Enstitüsü'nün kazıları başlamış. Çalışmalar 70'ten itibaren Naumann tarafından yeniden başlatılmış ve halen devam ediyor.
Zeus Tapınağı'nın inşaatı için gerekli kaynağın, geniş tapınak arazilerinin kiraya verilmesiyle sağlanmış olabileceği düşünülüyor. Toprağı kiralayanlar uzun yıllar para ödemekte direnmiş, ancak İmparator Hadrian'ın kararıyla paralar ödenince tapınağın yapımına başlanabilmiş. İmparatorun bu '' iş bitirici '' mektubu, bugün tapınağın ön galerisinin kuzey tarafında, özel olarak bu yazıt için hazırlanmış yerde duruyor.




Kayalara ve mermere oyulmuş suretler ve renkli mozaikler, eski çağ insanının ruhundaki sırları ele veriyor.
Tapınak alanında ilginç bilgilere sahip olduk. Bunlardan biri '' Mangala '' Dünyanın en eski taş oyunlarından biri olarak biliniyor.
'' Ve Şimdi Mangala Oynama Zamanı ! ''



Zeus Tapınağı ve geniş alanındaki gezimizden sonra diğer çok değerli özel alana yöneldik.
Macellum... Yani Borsa yapılarına.

Macellum adıyla bilinen çarşı binaları başta taze ve işlem görmüş balık olmak üzere, et ürünleri, av hayvanları, unlu mamuller, zeytinyağı, garum sosu ile nadir bulunan sebze ve meyveler gibi pahalı ve lüks ürünlerin satıldığı, haftanın her günü açık olan organize bir market kompleksi..
Anadolu'da tespit edilen ender yapılardan biri olan ve M.S. 2. yy. 2. yarısına tarihlendirilen Aizanoi Macellum'unun (Borsa) günümüzde sadece Tholos kısmına ulaşılmıştır.
Tholos kısmının tamamı mermerden yapılmış.
M.S. 301 yılında Roma İmparatoru Diocletianus tarafından ilan edilmiş '' Edictum de Pretiis Rerum Venalium ''  (Tavan Fiyat Kararnamesi) 'nin bir kopyası da Karia ve Phrgia valisi Fulvius Asticus tarafından Aizanoi Macellum alanındaki Tholos yapısı (Borsa Binası) podyum duvarlarına yazılmış.
Bu kararname; insanların aç gözlülüğü ve aşırı hırsı nedeniyle devlet içinde ekonomik huzurun kalmadığını ve bu nedenle de imparatorun bu fermanı yayınlamak zorunda kaldığını ve böylelikle imparatorlukta bir fiyat dengelemesine gidildiği bildiriliyor.
Yayınlanan bu kararname ile herkese; giyecek, yiyecek, nakliye ücretleri, maaşlar, vb. birçok ürünün veya işgücünün İmparatorluk içerisinde tavan fiyatı bildirilmiş.
Tapınakla birlikte şehir merkezinin imarına başlanabilmiş. Kentteki diğer önemli yapılar arasında; M.S. 2.yüzyılın ortalarında heroon (bir tür kahramanlık anıtı) olarak kullanılan bir agora, dor sütunlu bir galeri ile çevrili borsa binası ve tapınağı çevreleyen galeriler sayılabilir. Bu görkemli yapıların çoğu bugün köy evlerinin ve bahçelerinin altında kaldığı için, çok azı korunabilmiş. Tapınak düzlüğünün güneydoğusundan geçen yolun yanında, agoranın köşe sütunlarından birisini ve güneybatısında ise dor sütunlu avlunun köşe sütununu görebiliyorsunuz. Güneybatı duvarı iyi korunmuş olan heroon'un, şehrin ileri gelenlerinden birinin anısına yaptırıldığı sanılıyor.

Kentteki 450 metre uzunluğundaki sütunlu yoldan geriye, yolun güneybatı ucunda yer alan kent kapısı kalmış. 1979' da ortaya çıkarılmış yolun bir kısmı, köy bahçelerinde içinde takip edilebiliyor.

Aizanoi Antik kentinde dünyada tek olan bir özelliğe sahip iki yapıya doğru Tapınak alanından yürümeye başladık. Bu yol üzerinde Modern Dünya'ya ait bir yapı yok. Zamanın yıpratıcı etkisine rağmen ayakta kalmış bu yapılar arasında sanki o zamanlarda bulunuyormuş gibi yürüdük..
Tiyatro ve Stadion Kompleksi'ne geldik şimdi..
Tiyatro ile yapının ön kısmında ve bitişik yapılan Stadion, kentin kuzeyinde bir kompleks olarak aynı aks üzerinde yapılmış. İşte bu hali ile yapı kompleksi Antik Çağ dünyasının bilinen tek örneği olarak dikkat çekiyor..
Tiyatro 20.000 kişi, Stadion 13.500 seyirci kapasiteli.
Tiyatro sahne binası alt katının niş mimarisi, Stadion tarafındaki Dorik düzen ile arkası kapalı kemerlerden oluşan orta kata karşılık geliyor.

Sahne binasını süsleyen, özenle yapılmış mermer mimarideki bezemeler üzerine yapılan araştırmalar, yapının önce iki katlı olduğunu ortaya koymuştur. Daha sonra, Stadion genişletilirken, buraya üçüncü bir kat eklendiği düşünülmektedir.

2011 yılında Alman Arkeolojik Araştırmalar Enstitüsü'nün lisansı iptal edilmiş. '' İkinci Efes '' olarak da nitelendirilen Aizanoi'de kazı ve alan araştırmaları Türk Arkeolog'lar tarafından devam ettiriliyor.
Antik Çağ'daki görünümüne kavuşturulması için Tiyatro ve Stadion'daki restorasyon çalışmalarının devam ettiğini görmek bizi sevindirdi..
Tiyatronun sahne kısmı zengin mermer bezemelerle kaplıydı. Bu bezemeler yüzyıllar boyu süregelen çeşitli depremler yüzünden oturma basamaklarının ortasına yıkıldıkları gibi kalmışlar..
Düşmüş mermer parçaları arasında av sahnesi betimli kaliteli friz parçaları özellikle dikkat çekiyor.
Tiyatronun beş adet giriş kapısı bulunuyor.
Tiyatronun ön restorasyon çalışmalarına, sahne binasından orkestraya yıkılan taşların kaldırılması başlanmış.


Restorasyon çalışmaları bittikten sonra Aizanoi'nin Tiyatro'su ve Stadion'un da bulunmak ve zaman geçirmek muhteşem olacak..
   Buradan yakında bulunan '' Hamam - Palaestre Kompleksi'ne '' geldik. Hamam ve palaestre kompleksi, Tapınaktan Tiyatro-Stadion kompleksine gidiş yolu üzerinde batıda konumlanmış, M.S. 2. yüzyılın 2. yarısına ait, üzerinde sütunlu avlusu ve zengin süslemeleri buluyor.
Yapıya Bizans Dönemi'nde de çeşitli eklemeler yapılmış. Simetrik olan bu yapının zengin mermer kaplamaları ile su ve ısıtma kanal kalıntıları günümüzde görülebiliyor.
Frigidarium (soğukluk) ve Caldarium (sıcaklık) gibi esas yıkanma odaları yapının ortasında bulunuyor. Bu mekanların en büyüğünde bir apsis içinde Tanrıça '' Hygieia '' 'nın mermerden bir heykeli bulunuyor.
Hamam bölümlerinden birinde, ortasında Satyr ile Menad 'ın betimlendiği büyük bir mozaik taban bulunuyor.
Hygieia hasta insanlara, hayvanlara bakar, hastalıklarına ilaç bulurdu. Hamam kompleksi hypocaust sistemine sahip olup kuzeydoğuda spor çalışmalarının yapıldığı kare biçimli palaestra yer alıyor..
Aizanoi'de kayıkların Antik Çağ'daki gibi tekrar yüzeceği '' Penkalas Projesi '' için çalışmalar gerekli ödeneklerin sağlanması ile başlatılmış. Bu çalışmalar kapsamında ilk aşamada; Roma döneminden kalma duvarlar üstündeki toprak dolgu kaldırılmaya başlanmış.

Vinçler yardımıyla Roma dönemindeki duvarlar eski yerlerine yerleştirilecek, nehirdeki su seviyesi yükseltilerek kayıkların yüzmesi için son aşamaya geçilecek.
Nehirdeki antik Roma köprülerinin restorasyon çalışmaları da devam ediyor..
Köprü korkuluğunun bir kaidesi üzerindeki yazıtta, açılış töreninin M.S. 157 yılının Eylül ayında yapıldığı yazılı.
Burada yürüyüş yolları, dinlenme alanları, sergi alanları yapılacak. Gerekli ödeneklerin sağlanması durumunda 2021 yılı içinde su seviyesinin yükseltilmesi ile projenin tamamlanma aşamasına geçileceğini öğreniyoruz.

Bu heyecan verici çalışmalar ile Aizanoi Antik kenti bambaşka bir yüze sahip olacak. 
   Zamanın yıpratıcı etkilerine rağmen Aizanoi Antik kenti sağlam kalabilmeyi başarmış.
Aizanoi gibi tarihi bir mücevherleri olmasına karşın Çavdarhisarlılar sıradan bir yaşamı tüketmekte..

Hiç yorum yok :

Yorum Gönder