GEZENEREN

LUCİEN ARKAS BAĞLARI GEZİSİ / LA MAHZEN RESTAURANT (TORBALI / İZMİR)

Sonbahar genellikle hüznü ve sonları çağrıştırsa da aslında renklerin, bereketin ve ektiğini biçmenin mevsimi..

İzmir Bağ Rotasının 5 ayrı durağından biri olan Torbalı'daki Lucien Arkas Bağları'na Kasım ayının başlarında gittik.

Lucien Arkas Bağları, Ana Tanrıça kenti Metropolis topraklarında kurulu Türkiye'nin en büyük tek parsel organik bağı. Göz kamaştırıcı bağ manzarası eşliğinde birbirinden lezzetli yemekler ile unutulmaz anlar yaşadık.

Lucien Arkas Bağları, İzmir Torbalı'da 1168 dönümlük bir arazide Türkiye'nin en büyük tek parsel organik bağı olarak kurulmuş.

Bağlarda, Ege'nin toprak ve iklim koşullarına en iyi uyum sağlayabileceği düşünülen ve bazıları bugüne kadar Türkiye'de hiç yetiştirilmemiş olan 20'nin üzerinde ( Tempranillo, Chenin Blanch, Viognier, Marselan, Trebbiano, Ugni Blanch, Syrah, Cabernet Sauvignon, Merlot, Chardonnay ve Bornova Misketi gibi kaliteli şaraplık üzüm çeşitleri ) şaraplık üzüm çeşidi bulunuyor.

Günün son ışıkları ile bağ esintileri ile keyifli bir yemek için '' La Mahzen '' restauranta yöneldik.

Göz kamaştırıcı bağ manzarası eşliğinde birbirinden lezzetli yemekleri tattık. Lucien Arkas Bağları içindeki La Mahzen Restaurant haftanın 7 günü öğlen ve akşam servisi için 12.00-23.00 saatleri arasında A la carte olarak hizmet veriyor. Et ve balık ağırlıklı geniş menü içinden;

Dana Bonfile Madalyon,

Viyana Usulü Et Schnitzel (limonlu baharatlı terayağı ve patates salatası ile),

Porcini Mantarlı Risotto ,

Çıtır Pane Karides (Mahzen sos ile) ve Greek Salata (feta peyniri, kiraz domates, salatalık ve kırmızı soğan ile) tercih ettik.

Kaliteli hizmet ve seçtiğimiz lezzetlerden çok memnun kaldık. En küçük detaylar dahi özenli. Ambians ve ağırlama çok çok iyiydi. Covid 19 sürecinden dolayı gösterilen titizlik en üst seviyede olması bir yana, çalışanlar harika bir iş çıkardılar. Burada huzurun, sakinliğin, güzel müziklerin de tadına vardık..

La Mahzen'in kapalı ortamı çok zevkli bir anlayışla dizayn ve dekore edilmiş.

Altta bulunan mahzen bölümü panoramik camlardan seyredilebiliyor.

Kapalı ortam haricinde 3 ayrı teras alanı bulunuyor.

Lucien Arkas Bağları'nda asmalar '' Ecocert '' tarafından tescil edilmiş organik bağcılık yöntemleriyle yetiştiriliyor. Üzümler gece serinliğinde ve ay ışığında hasat ediliyor. Böylece üzümlerin özgün meyvemsi aromalarının doğal olarak korunması sağlanmış oluyor.

İnsana ve doğaya dost bir üretim şekli olan organik bağcılık sayesinde bozulmakta olan doğal dengenin yeniden yapılanmasına da katkıda bulunuluyor.

2500 metrekare kapalı alana sahip şaraphanesinde son teknoloji ekipmanlar kullanılarak dünya standartlarında şarap üretiliyor.

Şarapların meşe fıçıdaki yolculuğuna ev sahipliği yapan Mahzen, dünyanın en iyi sommelieri ünvanına sahip İtalyan Paolo Baso'nun hazırladığı '' Sommelier'in Cenneti : Dünyanın En İyi Mahzenleri / Sommeliers Heaven - The Reatest Wine Cellars Of The World '' isimli kitapta dünyanın en iyi 66 mahzeni arasında yer alıyor.

Rezervasyon yapılırken belirtirseniz mahzeni gezebilir, şarap tadımı yapabilirsiniz.

Yemek sonrasında görevlilerin '' Kahvenizi terasta alır mısınız '' daveti üzerine terasa çıktık. Buradan muhteşem bağ ve doğanın görüntülerinin keyfini yaşadık.

Daha sonra bahçede yürüyüş yaptık..

Lucien Arkas Bağları'nda yapılan '' Bağ Bozumu '' şenliğinin çok özel ve güzel bir etkinlik olduğunu öğrendik. Gecenin büyüsünde, ateş böceklerini andıran bir görsel yaratan fenerleri ile bağların içine dağılan katılımcılar şaraplarla ilgili bilgiler edinebiliyori bağı tanıyabiliyor, hasat yapıyor ve leziz yemeklerin tadına bakabiliyormuş..

Ağustos'un son haftası ile Eylül'ün ilk haftasına denk gelen bu etkinliğe katılım oldukça yoğun oluyormuş.

Antik Metropolis topraklarında kurulan ve Ege Bölgesi'nin toprağını, suyunu, iklimini; özen, sevgi ve sabırla harmanlayarak kendine özgü bir lezzet dünyası oluşturan Lucien Arkas Bağları'nda bir sonraki hasata katılmak için sabırsızlanıyorum..