MATTHEYS KÖŞKÜ... BORNOVA'NIN GÜZELLİKLERİ... (İZMİR)
Bornova'nın hem tarihi hem mimarisiyle öne çıkan köşklerinden biri olan Mattheys Köşkü uzun restorasyon sürecinden sonra açıldı. İki asırlık köşkü, aslına sadık kalınarak restore edilerek İzmir'e yeni bir sanat ve deneyim merkezi kazandıran Arkas, Arkas Sanat Bornova Arkas Halı Koleksiyonu'nu '' 16. -19. Yüzyıl Anadolu Halıları '' sergisiyle sanatseverlerle buluşturdu. Yıllardır Bornova'da önünden geçtiğimiz, yüksek dış duvarları ardındaki dünyayı merak ettiğimiz Mattheys Köşkü'nün anlamlı açılış gününde oradaydık.Tarihinde Atatürk'ü ağırlayan, o dönemki ev sahibi Hortense Wood'un kendi deyimiyle cumhuriyetin geleceğinin konuşulduğu Mattheys Köşkü, Cumhuriyet'in 100. yılında yeniden hayat buldu. Arkas'ın '' Geçmişimizi Hatırlamak '' vizyonuyla kapılarını yeniden açtı.Bornova'da yüksek duvarlı köşklere rastlıyoruz. Özenli bahçeler, Bornova köşklerinde en az yapının kendisi kadar önemliydi. Köşklerin ana giriş kapıları '' prestij kapıları '' olarak adlandırılıyordu. Mattheys Köşkü'nün de bu noktada en belirgin özelliği, mor salkımlı leylak çiçekleriyle sarıp sarmalanan, güzelliğiyle ünlü kemerli ana giriş kapısıydı.
İşte bu kapıdan girdik...
Bahçenin simgesel ağaçlarından olan Çınar ağacı ve pek çok ağacın korunmasına özen gösterilmiş. Restorasyon çalışmalarıyla birlikte köşkün bahçesi de peyzaj düzenlemesiyle yenilenmiş.
Mattheys Köşkü'nün geniş bahçe alanının hemen her köşesinde, farklı zorluk derecelerinde dokuz parkurlu mini golf sahası beni de oyuna davet ediyor...
Köşkün içerisinde bulunan Arkas Sanat Bornova'da, özellikle Batı Anadolu halıcılığının dünyaya tanıtılmasındaki katkılarını aktarmak amacıyla Arkas Halı Koleksiyonu'ndan birbirinden değerli halılardan oluşan bir seçki sergileniyor.
Bu özel seçki, bu değerli kültür mirasının Arkas Halı Koleksiyonu'ndaki önemli örneklerini bir araya getirerek korumayı, tanıtmayı ve gelecek nesillere aktarmayı amaçlıyor.
Restorasyon çalışmalarına 2015 yılında başlanmış ve Arkas'ın tüm mimari restorasyon çalışmalarını yürüten mimar Niko Filidis tarafından yürütülmüş. Gerek kullanılan malzemeler gerekse ayrıntılarla evin orijinal hali yakalanmaya çalışılmış.
Bizans, Selçuklu, Timur ve Safevi unsurlarının Anadolu'nun yerel gelenekleriyle eşsiz bir harmanı olan el halıları, Anadolu kültür mirasının en önemli unsurlarından biri.
Özel atölyelerde dokunan bu muhteşem Anadolu halıları, Osmanlı saraylarında kullanılmış ya da Ulu Camiler için sipariş edilmiş, aynı zamanda Batı'da da beğeni kazanarak büyük rağbet görmüş, prestij ve zenginlik sembolü olarak batılı sanatçıların resimlerinde de yer almış.
Özellikle Uşak ve çevresinde üretilen halılar deniz yoluyla Smyrna (günümüzde İzmir) limanı üzerinden Avrupa'ya ulaşmış.
Bir Memluk halısı'nın önündeyiz... Memluk halıları, 1250'den, Mısır, Suriye ve Filistin'e hükmeden Memluk Devleti'nin Osmanlı Devleti'ne 1517'deki yenilgisine kadar olan dönemde, muhtemelen Kahire atölyelerinde dokunmuşlar. Genellikle cairini veya cagiarini olarak anılan bu halılar, 15. yüzyılın ikinci yarısında İtalya'da bilinen ve beğenilen halılar arasında yer almışlar. Memluk halılarının, tam veya parça halinde yaklaşık 120 örneği günümüze ulaşmış.Arkas Sanat Bornova'da sergilenen ; Uşak bölgesinden Holbein, Bellini, Lotto, yıldızlı Uşak, madalyonlu Uşak, Transilvanya halıları olarak bilinen sütunlu ve mihraplı seccadeler, Gördes, Bergama, Çanakkale, Konya, Milas, Akhisar yörelerine ait 75 adet halı arasında gördüklerimizden çok etkilenerek gezdik.
Köşkün odaları arasında gezerken her bir halının önünde durup tarifsiz bir göz ziyafetinin tadına varıyoruz.
Halı engin ama kaynakları az bir konu. Arkas Sanat Mattheys Köşkü aynı zamanda; Halı araştırmalarına kaynak oluşturmak, teşvik etmek, bu önemli sanatı tanıtmak, sevdirmek, insanların ilgi duymasını sağlamak amacını hedeflemiş.
Oluşturulan atölye alanları, dev ekranlı gösterim salonu, halı sanatıyla ilgili her detay çok güzel sergilenmiş ve güzel görüntüler oluşturuyor.
Mattheys Köşkü, Bornova'da 1780 yılında John Maltass tarafından yazlık olarak yapılmış. Köşkün eski sahiplerinden kadın hakları savunucusu, şair, yazar, ressam ve bir Atatürk hayranı olan ''Hortense Wood'' Mustafa Kemal Atatürk cephedeyken onunla mektuplaşır ve 16 Eylül 1922'de kendisini Mattheys Köşkü'nde ağırlar.Hortense günlüğünde o günü şöyle anlatıyor : '' Muhteşem birlikleri mükemmel bir disiplinle şehre yürüdükten sonra şehre geldi. Hepsi ''lekesiz üniformaları'' içinde harika görünüyordu ve atları bile çok iyi durumda görünüyordu. Atatürk daha sonra Bournabat evini karargah olarak kullandı. Kemal Paşa, İsmet Paşa ve diğer generaller ve ünlü Türk hanımı Halide Edip Hanım ile birlikte evimize geliyor. Onları teslim aldım ve Kemal'i tanımaktan duyduğum memnuniyeti dile getirdim, çok beğendim. Benimle çeyrek saatlik bir konuşmadan sonra Kemal, diğer beş kişiyle birlikte cevabı müttefiklerle tartışmak için yukarı çıktı. İmparatorluğun kaderi yatak odamın kapısının hemen dışında tartışılıyordu.. ''
Mattheys Köşkü; Bahçesindeki ağaçlar, kuşlardan oluşan orkestranın seslendirdiği bitmeyen bir senfoniyle salınıyor. Kirlenen renkler içinde birinciliği beyaz kaparken tertemiz kalan yeşilin tüm tonlarıyla hükümranlık sürdüğü İzmir'in bahçelerinden biri.
Arka bahçedeki ahır bölgesi Arkas Holding ve Ege Bölgesi'ndeki kurumsal şirketlerin toplanıp eğitim ve toplantı yapabilecekleri ve belirli aralıklarla konuşmacıların bir araya gelerek kültürel bir ortam yaratacağı, toplantı odalarının bulunduğu esnek bir yapıya dönüştürülmüş.Lezzetleri ile güzel zamanlar geçirilebilecek, sevimli ve sıcak kafeler oluşturulmuş,
İzmir'deyseniz şanslısınız. Bornova'daki bu Cennet benzeri yerde uzun uzun zaman geçirip bir tatlı huzur alabilirsiniz. Değilseniz de mutlaka İzmir'e yolunuzu düşürün. Tarihin sanatla buluştuğu bu güzel yerde huzuru kendinize hediye edin...
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder