Kaplan Dağı, İzmir'in Tire'sinin hemen ötesinde bir dağ.Dağın yamaçlarından süzülen yağmur suları,kaynak suları yukarıdan aşağıya bir vadi oluşturuyor.Zamanında Levantenler,Rumlar ve Türkler İzmir'den arabalarıyla buraya gelir, yaz aylarında ağaçların altında keyif yaparmış.
Tire'ye 4 km uzaklıkta Kaplan Dağı'nın eteklerinde bulunan Kaplan Köyü'nde, adı neredeyse Tire ile özdeşleşmiş bu restorana uğramadan ve içinde bulunduğu doğa harikası ortamı görmeden dönerseniz, Tire geziniz eksik kalmış olur.
Kaplan (eski Arpacılar) köyünün bir özelliği var.Osmanlı döneminde,saray tarafından İstanbul'dan cezalandırılan Galata Mevlevihanesi'ne mensup Kaptan Mehmet Ağa ve arkadaşı sarayın arpalığı olan bu köye sürülmüş.Ölünce vadiye gömülmüşler.O zamandan bu yana köy ''erenler'' in ziyaretgahı olmuş.Lokantanın duvarlarında gelmiş geçmiş erenlerin resimleri,yazıları,neyleri asılı..
Dağ mimarisiyle inşa edilmiş restoranın yemek salonunda oturup kestane, çınar, defne ve çam, palamut ağaçlarından oluşan ormanı izlerken, yeşil Tire'nin tadına varıyoruz.Temiz orman havasını doyasıya içinize doldurabileceğiniz yürüyüş parkurları da ister yemek öncesinde, ister sonrasında sizi bekliyor.
Aslen Tire'li olan Lütfü Çakır ile eşi Hürmüz Hanım'ın 1993 yılında kurdukları restoranda Hürmüz Hanım'ın hünerli ellerinden çıkmış çeşit çeşit ot yemeğini, başta kabak çiçeği dolması olmak üzere,zeytinyağlıları ve yöre lezzetlerini bulabilirsiniz.
''Pazarda ne varsa tabakta o var'' ve ''Bildiğin yemeği pişir'' felsefesi ile özgün Tire mutfağını konuklarına sunan Kaplan Dağ Restoran'da menü mevsime göre değişkenlik gösteriyor.Her şey zamanında pişiriliyor.
Tire, akıl almaz bir ot zenginliğine sahip.Hrmüz Hanım; sonbaharla birlikte otların çoğaldığını söylüyor.Isırgan, turpotu, cibez, ebegümeci, iğnelik, kopurcuk, kuzu kulağı, taze kekik, eşşek helvası, arapsaçı, şevket-i bostan dolup taşıyor.
Bahar gelince; melengeç, sarmaşık, kuşkonmaz çıkıyor..Yaz başında istifno, sirken..
Bu otların bir kısmını restoranın etrafındaki arazilerden kendilerinin topladıklarını, büyük bir kısmını ise yıllardır beraber oldukları köylü teyzelerin topladığını belirtiyorlar.
Patlıcan Balığı ya da Lalengi çok beğendiğimiz bir lezzet..
Tabiki Tire Köfte..
Keşkek, lorlu karadut tatlısı,dondurmalı irmik tatlısı,ceviz krokan,çeşit çeşit ot kavurmaları,reçeller (özellikle karpuz kabuğu reçeli) ve Hürmüz Hanım'ın yaratıcı ellerinden çıkan bambaşka süpriz lezzetler..
Tertemiz bir serinlik, aşağıda alabildiğince uzanan geniş ve bereketli Tire ve ovası..
Bu lezzet vahasında enfes lezzetlerin tadına bakabilmek için rezervasyon yaptırmanızda fayda var.
Tel: 0232 5112255
Tire'ye 4 km uzaklıkta Kaplan Dağı'nın eteklerinde bulunan Kaplan Köyü'nde, adı neredeyse Tire ile özdeşleşmiş bu restorana uğramadan ve içinde bulunduğu doğa harikası ortamı görmeden dönerseniz, Tire geziniz eksik kalmış olur.
Kaplan (eski Arpacılar) köyünün bir özelliği var.Osmanlı döneminde,saray tarafından İstanbul'dan cezalandırılan Galata Mevlevihanesi'ne mensup Kaptan Mehmet Ağa ve arkadaşı sarayın arpalığı olan bu köye sürülmüş.Ölünce vadiye gömülmüşler.O zamandan bu yana köy ''erenler'' in ziyaretgahı olmuş.Lokantanın duvarlarında gelmiş geçmiş erenlerin resimleri,yazıları,neyleri asılı..
Dağ mimarisiyle inşa edilmiş restoranın yemek salonunda oturup kestane, çınar, defne ve çam, palamut ağaçlarından oluşan ormanı izlerken, yeşil Tire'nin tadına varıyoruz.Temiz orman havasını doyasıya içinize doldurabileceğiniz yürüyüş parkurları da ister yemek öncesinde, ister sonrasında sizi bekliyor.
Aslen Tire'li olan Lütfü Çakır ile eşi Hürmüz Hanım'ın 1993 yılında kurdukları restoranda Hürmüz Hanım'ın hünerli ellerinden çıkmış çeşit çeşit ot yemeğini, başta kabak çiçeği dolması olmak üzere,zeytinyağlıları ve yöre lezzetlerini bulabilirsiniz.
''Pazarda ne varsa tabakta o var'' ve ''Bildiğin yemeği pişir'' felsefesi ile özgün Tire mutfağını konuklarına sunan Kaplan Dağ Restoran'da menü mevsime göre değişkenlik gösteriyor.Her şey zamanında pişiriliyor.
Tire, akıl almaz bir ot zenginliğine sahip.Hrmüz Hanım; sonbaharla birlikte otların çoğaldığını söylüyor.Isırgan, turpotu, cibez, ebegümeci, iğnelik, kopurcuk, kuzu kulağı, taze kekik, eşşek helvası, arapsaçı, şevket-i bostan dolup taşıyor.
Bahar gelince; melengeç, sarmaşık, kuşkonmaz çıkıyor..Yaz başında istifno, sirken..
Bu otların bir kısmını restoranın etrafındaki arazilerden kendilerinin topladıklarını, büyük bir kısmını ise yıllardır beraber oldukları köylü teyzelerin topladığını belirtiyorlar.
Patlıcan Balığı ya da Lalengi çok beğendiğimiz bir lezzet..
Tabiki Tire Köfte..
Keşkek, lorlu karadut tatlısı,dondurmalı irmik tatlısı,ceviz krokan,çeşit çeşit ot kavurmaları,reçeller (özellikle karpuz kabuğu reçeli) ve Hürmüz Hanım'ın yaratıcı ellerinden çıkan bambaşka süpriz lezzetler..
Tertemiz bir serinlik, aşağıda alabildiğince uzanan geniş ve bereketli Tire ve ovası..
Bu lezzet vahasında enfes lezzetlerin tadına bakabilmek için rezervasyon yaptırmanızda fayda var.
Tel: 0232 5112255
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder